Ali Şir Nevai Kimdir? Evi nerede? Nerede oturuyor?

Ali Şir Nevai kimdir?, Ali Şir Nevai kaç yaşında?, Ali Şir Nevai evi nerede?, Ali Şir Nevai nerelidir? Ali Şir Nevai ev adresi?, Ali Şir Nevai kaç yaşında?, Ali Şir Nevai nerede oturuyor?, Ali Şir Nevai nerede yaşıyor? gibi sorularınızı yanıtlamak için Ali Şir Nevai hakkında ayrıntılı bir biyografi sayfasını siz değerli okurlarımız için bir araya getirdik. 09.Şubat.144103.Ocak.1501 senesinde doğan Ali Şir Nevai şu an için 60 yaşında ve Kova burcundandır. Ali Şir Nevai doğum yeri ise Herat, AfganistanHerat, Afganistan olarak bilinmektedir. Meslek yaşamını ise ŞairBilim adamıBilim adamı olarak devam ettirmektedir.

Ali Şir Nevai Kimdir? – Ali Şir Nevai Evi Nerede? – Ali Şir Nevai Nerede Oturuyor?

Ali Şir Nevai Kimdir?, evi nerede?

Türk şairi, Bilgin ve devlet adamıdır. Ali Şir Nevai, Kaşgarlı Mahmut’dan sonra Türk diline hizmet eden en büyük Türk edebiyatçısıdır.

Ali Şir Nevai, 9 Şubat 1441 tarihinde Afganistan, Herat’da doğmuştur. Babası Timur’un meliklerinden Sultan Ebû Said’in veziri Kiçkine Bahşi idi. Ali Şîr Nevâî’nin ilk eğitimini babası verdi. Daha sonraki eğitim hayatına Horasan ve Semerkant’ta devam etti.

Sultan Hüseyin Baykara ile mektepte ders arkadaşıydı. İkisinden hangisi devlet idaresine geçerse, diğerini unutmamak üzere aralarında sözleşmişlerdi. Ali Şir, bir müddet Horasan’da, sonra da Semerkant’ta tahsil ile meşgul oldu. Bir hayli zaman sonra, Hüseyin Baykara Herat’ta tahta geçti. Verdiği sözü yerine getirmek için Ali Şir’i arattırdı. Semerkant’ta olduğunu öğrendi. Maveraünnehir meliki Ahmed Mirza’ya yazarak Ali Şir’in kendisine gönderilmesini istedi. Ali Şir, Sultan Ahmed’in yardımıyla Herat’a geldi. Hüseyin Baykara tarafından yakın ilgi ile karşılanarak önce mühürdarlığa, sonra da vezirliğe tayin edildi. Ali Şir, boş zamanlarıni kitab okuma, inceleme ve araştırma yapmakla geçirdi. Bu sebepten çevresi alimler ve edipler cemiyeti haline gelmiş idi.

Nevai, Türkçeyi edebi dil olarak kullanmayan, Farsça yazan çağdaşlarına çatar. Çağdaşlarının Farsça’nın karşısında edebi dil olarak Türkçeyi yetersiz görmelerini eleştirir; eğer emek verilirse Türkçenin de Farsça kadar, hatta daha fazla anlatım inceliklerine sahip olduğunun görüleceğini belirtir. Bu görüşlerini Muhakemet’ül Lugateyn’de görürüz. Türk dili tarihinde Kaşgarlı Mahmud tarafından Bağdat’ta 1072 – 1074 senelerı içerisinde yazılan Türkçe – Arapça bir sözlük olan Divân-ı Lügat-it Türk‘ten sonra ikinci mühim kitaptır.

Ali Şir Nevai, Hamse sahibi ilk Türk şairidir (hamse 5 mesneviden oluşur). Tezkire sahibidir(günümüz edebiyattaki biyografi): “Mecalüs’ün Nefais”. Şehrengiz:Doğup büyüdüğü “Herat” kentinin doğal güzelliklerini anlatır.

1488 senesinde Esterabad valisiyken yazdığı “Târîh-i Mülûk-i ‘Acem” (İran Memleketleri Tarihi) kitabını yazdı. Bu eserinde “Arjasp Binni Efrasiyab kim, Türk Padişahi erdi. Şeklinde Alp Er Tunga’dan söz eder. 1490 senesinde Esterabad valiliğinden istifa etti.

Nevai’nin doğuda Hindistan’ı ve batıda Osmanlı imparatorluğuna kadar olan alanda büyük bir etkisi olmuştur. Nevai bu vasıflarıyla yalnızca Türkistan ve Türk dilli devletlere değil bütün dünyaya, bütün insanlığa ibret olacak bir şahsiyettir.

Hayrat ve iyilikleri de çok olup, birden çok medreseler ve binalar yaptırmıştır. Büyük bir kütüphanesi olup, bu kütüphaneden birden fazla kişi istifade etmiştir.

Ali Şir Nevai’nin dördü Türkçe, biri Farsça olmak üzere beş divanı mevcuttur. Türkçe divanlarının genel adı Hazain-ül-Maani’dir. Türkçe divanlar, sırasıyla; 1) Garaib-üs-Sıgar: Çocukluğunda yazmış olduğu şiirlerden meydana gelmiştir. 2) Nevadir-üş-Şebab: Gençliğinde yazdığı şiirleri ihtiva etmektedir. 3) Bedayi-ül-Vasat: Olgunluk devresine ait şiirleri bu eserde toplamıştır. 4) Fevaid-ül-Kiber: Yaşlılığında söylemiş olduğu şiirlere ayrılmıştır.

Ali Şir Nevai’nin diğer eserleri şunlardan oluşmaktadır: 1) Hayret-ül-Ebrar: İslam ahlakı, tasavvuf, iman, adalet, doğruluk, ilim, cehalet, yiğitlik, edeb gibi konular üzerine yazılmış, manzum makale ve hikayelerden müteşekkil bir mesnevidir. 2) Ferhad ve Şirin. 3) Leyla ve Mecnun: Nevai’nin üçüncü mesnevisidir. Bu mesnevi, Nizami’nin ve Hüsrev-i Dehlevi’nin izinde yazılmış olmakla beraber, hadiselerin psikolojisi, tasviri ve sosyal hayat içinde işleyişi yönünden tamamiyle orijinal, milli ve mahalli bir eser görünüşündedir. Hikayede şahısların ve hadiselerin tasviri, sözcüklerle yapılan bir tablo halinde, adeta Orta Asya yaşamını ortaya sermektedir. 4) Seb’a-i Seyyare: Bu mesnevi, ünlü Sasani Hükümdarı Behram-ı Gur’un hikayesidir. Daha çocukken babası tarafından Medain’den çıkarılan ve babasının ölümünden sonra çıkan taht kavgaları içerisinde, bir ordu ile Medain’e gelerek hükümdar olan Behram-ı Gur’un yaptığı savaşlar, av maceraları bu mesnevinin mevzuunu teşkil etmektedir. 5) Sedd-i İskenderi: Bu mesnevi, Zülkarneyn aleyhisselamın yaşamını, fetihlerini, kahramanlıklarını ve adaletini anlatan bir İskendernamedir. Beş mesnevisinden yaşanan Hamse’si ile Türk edebiyatında ilk hamse yazan da Ali Şir Nevai’dir. 6) Lisan-üt-Tayr: Büyük alim Feridüddin-i Attar’ın Mantık-ut-Tayr’ına nazire olarak yazılmış, 3500 beytten yaşanan tasavvufi bir eserdir. 7) Muhakemet-ül-Lügateyn, 8) Mecalis-ün-Nefais: Bu eser, Türk edebiyatında ilk defa Ali Şir Nevai tarafından yazılan bir şairler tezkeresidir ve birden fazla şair tarafından örnek alınmıştır. 9) Mizan-ül-Evzan: Türkçe olup, bu eserde, Orta Asya Türk nazım şekilleri hakkında bilgiler ve örnekler verilmektedir. 10) Nesaim-ül-Mehabbe: Orta Asya’da yaşayan velilerin hayat ve menkıbelerini anlatan bir Tezkiret-ül-Evliya’dır. Tasavvufun Türkler içerisinde nasıl karşılandığı, büyük velilerin Türklerden nasıl saygı ve sevgi gördüğü, Türk tasavvufu hakkında bilgiler veren bu eserde, özellikle halk psikolojisi yönünden mühim çizgiler mevcuttur. 11) Nazm-ül-Cevahir (Türkçe), 12) Hamset-ül-Mütehayyirin, 13) Tuhfet-ül-Müluk (Farisi), 14) Münşeat (Türkçe), 15) Sirac-ül-Müslimin, 16) Tarih-ül-Enbiya (Türkçe), 17) Mahbub-ül-Kulub fil-Ahlak, 18) Seyf-ül-Hadi ve Rekabet-ül-Münadi.

Horosan’da açtığı sanat çığırı, bütün Türk dünyasında yayılmış, eserleri Anadolu, Rumeli, Kırım, Azerbaycan, İran, Irak ve Hindistan Türkleri içerisinde yüzseneler boyunca hayranlıkla okunmuştur.

Ali Şir Nevai, 3 Ocak 1501tarihinde Herat’da 60 yaşında yaşamını kaybetti. Herat’ta kendi yaptırdığı türbeye gömüldü.

Kitapları :
– Hazâinü’l Maânî
– Garâibü’s-Sağîr
– Nevâdirü’ş Şebâb
– Bedâyiü’l-Vasat
– Fevâidü’l-Kiber
– Hayretü’l-Ebrâr
– Ferhat ve Şirin
– Leyla ve Mecnun
– Seb’a-i Seyyârem
– Sedd-i İskender
– Lisânü’t-Tayr
– Muhâkemetü’l-Lügateyn
– Mecâlisü’n-Nefâis
– Mîzânü’l-Evzân
– Nesâimü’l-Mehabbe
– Nazmü’l-Cevâhir
– Hamsetü’l-Mütehayyirîn
– Tühfetü’lMülûk
– Münşeât
– Sirâcü’l-Müslimîn
– Tarihu’l-Enbiyâ
– Mahbûbü’l-Kulûb fi’l-Ahlâk
– Seyfü’l-Hâdî
– Rekâbet-ü’l-Münâdî

Kaynak:Bilgisayfam.net

bestnich altyazılı porno porno nulled script