Aliya İzzetbegoviç Kimdir? Evi nerede? Nerede oturuyor?

Aliya İzzetbegoviç kimdir?, Aliya İzzetbegoviç kaç yaşında?, Aliya İzzetbegoviç evi nerede?, Aliya İzzetbegoviç nerelidir? Aliya İzzetbegoviç ev adresi?, Aliya İzzetbegoviç kaç yaşında?, Aliya İzzetbegoviç nerede oturuyor?, Aliya İzzetbegoviç nerede yaşıyor? gibi sorularınızı yanıtlamak için Aliya İzzetbegoviç hakkında ayrıntılı bir biyografi sayfasını siz değerli okurlarımız için bir araya getirdik. 08.Ağustos.192519.Ekim.2003 senesinde doğan Aliya İzzetbegoviç şu an için 78 yaşında ve Aslan burcundandır. Aliya İzzetbegoviç doğum yeri ise Bosanski Šamac kasabası, Bosna-Hersek, Yugoslavya KrallığıSaraybosna, Bosna-Hersek olarak bilinmektedir. Meslek yaşamını ise Devlet Başkanı olarak devam ettirmektedir.

Aliya İzzetbegoviç Kimdir? – Aliya İzzetbegoviç Evi Nerede? – Aliya İzzetbegoviç Nerede Oturuyor?

Aliya İzzetbegoviç Kimdir?, evi nerede?

Boşnak devlet adamı ve bağımsız Bosna-Hersek’in 3 Mart 1992 – 14 Mart 1996 tarihleri içerisinde görev yapan ilk cumhurbaşkanıdır.

Aliya İzzetbegoviç, 8 Ağustos 1925 tarihinde Bosna-Hersek’in kuzeybatısında bulunan Bosanski Šamac kasabasında Mustafa ve Hiba çiftinin beş çocuğundan biri olarak doğmuştur. Üç yaşındayken ailesiyle Saraybosna’ya taşındı. Saraybosna’da bir Alman lisesinde okudu. Aliya İzzetbegoviç ve ailesi Müslüman olmakla birlikte müslümanları Avrupa’ya dışarıdan girmiş kimseler olarak gören bir çevrede yetişti.

1949 senesinde hapisten çıktıktan sonra önce ziraat fakültesine kaydolan Aliya İzzetbegoviç, iki yıl sonra buradan ayrılarak hukuk fakültesini bitirdi. Avukatlık sınavını verdikten sonra 1962 senesinde Saraybosna’daki bir şirkette hukuk danışmanı olarak çalışmaya başladı.

Aliya İzzetbegoviç, lise çağında İslamî konulara ilgisiyle öne çıktı. O zamanda bazı dostlarıyla birlikte dinî konuları tartışmak maksadıyla Mladi Muslimani (Müslüman Gençler Kulübü) adını verdikleri bir kulüp kurdu. Bu kulübü kurduğunda halen 16 yaşındaydı, fakat bi hayli etkin ve üretken bir düşünce kabiliyetine sahip olduğu gözleniyordu. Bundan dolayı kurduğu kulüp bir düşünce kulübü olmanın dışında aktivite kulübüne dönüştü. Dolayısıyla birtakım eğitim ve hayır faaliyetlerine öncülük etmeye başladı. Ayrıca genç kızlar için de ayrı bir birim oluşturdu. İkinci Dünya Savaşı esnasında da ihtiyaç sahiplerine yardım etti.

II. Dünya Savaşında Almanların işgaline uğrayan Yugoslavya, II. Dünya Savaşından sonra 13 Ocak 1946 tarihinde yeniden bağımsızlığına kavuştu. Ancak Komünist Parti yanlıları ülkede yönetimi ele geçirdiler. Aliya İzzetbegoviç, din bilincinin uyandırılması faaliyetlerinde bulundukları gerekçesiyle 1946 senesinde tutuklandı. Saraybosna’da askerlik görevini icra ettiği sırada tutuklanan Aliya, Askerî Mahkeme tarafından 3 yıl hapse mahkûm edildi.

Aliya İzzetbegoviç’in sıkıntıları 13 Ocak 1953 tarihinde iktidara gelen Josip Broz Tito zamanında daha da arttı. Tito’nun 1974’te yeni bir anayasa hazırlamasından sonra yönetim din üzerindeki kontrolünü kısmen hafifleterek bazı geleneksel İslamî kurumların yeniden işlev kazanmasına imkân sağladı. Bu yumuşama üzerine bazı camiler ve medreseler yeniden açıldı. Küçük çapta da olsa bir yumuşamayla bazı dinî kurumların yeniden hayata geçirilmesi Müslümanlar içerisinde hızlı bir İslamî uzlaşıya zemin hazırladı. 4 Mayıs 1980’de Tito ölünce federasyon cumhurbaşkanlığı hususunda bir anlaşmazlık yaşandı. Bunun üzerine altı federal eyaletin her birinin cumhurbaşkanının sırayla bir yıl federasyon cumhurbaşkanlığı yapması üzere anlaşma sağlandı.

Josip Broz Tito önderliğindeki Yugoslavya’da da Müslümanların hakları için mücadele etmeye devam eden Aliya İzzetbegoviç Bosna Hersek İslam Birliğinin yayın organı “Preporod” gazetesinin bunun yanında “Takvim” ve “Glasnik” gibi bültenlerde de yazılar yazıyor, camilerdeki sohbetlere katıldı. Yazılarını, çocukları Leyla, Sabina ve Bakir’in baş harflerinden oluşan “LSB” takma adıyla yayınlıyordu.

Aliya İzzetbegoviç’in oğlu bu ortamdan yararlanarak babasının makalelerini bir kitapta toparlayıp, 1983’te “İslamî Manifesto” adıyla paylaştı. Bunun üzerine hükümet Aliya İzzetbegoviç’i Avrupa’nın ortasında radikal İslamî bir cumhuriyet kurmak için çalışmakla suçladı ve tutuklattı. İzetbegović, mahkeme önüne çıkarılıp “hakim sistemi değiştirmek ve Bosna-Hersek’i İslamî devlete dönüştürmek için çalışmak”la itham edildi ve yargılamadan sonra 14 yıl hapis cezasına mahkûm edildi. Fakat bu mahkûmiyet onun kitabının bütün Bosna’da duyulmasını ve tesirini göstermesini sağladı. Yargıtay kararıyla daha sonra mahkûmiyet süresi 11 yıla indirildi. 1988’de çıkarılan bir afla da serbest bırakıldı.

Aliya İzzetbegoviç hapisten çıktıktan sonra Bosna-Hersek Özerk Cumhuriyeti’nde Demokratik Eylem Partisi (SDA) adı verilen bir siyasi parti kurdu. Bu parti Bosna-Hersek’te 5 Aralık 1990’da gerçekleştirilen genel seçimleri kazanarak önderi Aliya İzzetbegoviç Bosna-Hersek Özerk Cumhuriyeti’nin cumhurbaşkanı oldu. Bosna-Hersek 1 Mart 1992 tarihinde gerçekleştirdiği referandum sonrasında bağımsızlığını ilan etti. 3 Mart 1992 tarihinde de bağımsız Bosna-Hersek Cumhuriyeti’nin cumhurbaşkanı oldu.

Bosna-Hersek’in bağımsızlığını ilan etmesinden sonra 90’lı senelerda Sırplar Bosna-Hersek yönetiminde söz sahibi olan Müslümanlara karşı savaş açarak yeni bir katliam hareketi başlattılar. Sırplar Bosna-Hersek’in mühim şehirlerini işgal ettiler. Bu işgal hareketi bir milyona yakın Müslüman’ı göçe zorladı. Sırplar işgal ettikleri yerlerde hem katliam hem de yıkım gerçekleştiriyorlardı. Özellikle camileri ve İslamî izler taşıyan tarihî eserleri yıkmaya özen gösteriyorlardı. 1994’ün sonuna gelindiğinde Bosna-Hersek’teki iç savaşın aldığı can sayısı 250.000’i, göçe zorladığı insan sayısı ise 1 milyonu aşmıştı.

1995 senesinde Aliya İzzetbegoviç, 1995’te ABD tarafından dayatılan Dayton Anlaşması‘nı imzalanmasıyla savaş bitti. Aliya İzzetbegoviç, söz konusu barış anlaşmasına ilişkin, “Bu adil bir barış değil, fakat savaşın sürmesinden daha güzeldir.” ifadelerini kullanmıştı.

Hastalık sebebiyle 14 Mart 1996 senesinde cumhurbaşkanlığı görevini bırakmak zorunda kaldı.

14 Şubat 2000 – 14 Ekim 2000 içerisinde Bosna-Hersek Devlet Başkanlığı Konseyinin ilk başkanı olarak görev yaptı. 2000 senesinde sağlık poblemleri sebebiyle Devlet Başkanlığı Konseyindeki görevinden istifa etti. Ülkedeki Boşnakların en büyük partisi konumundaki Demokratik Eylem Partisinin (SDA)’nın 2001 senesindeki kongresinde ise parti başkanlığına aday olmayacağını dile getirdi ve sonrasında partinin fahri başkanı ilan edildi.

Evlilikleri :

1.eşi: Halida Izetbegović (e. 1949–2003). Bakir Izetbegović, Leila Aksami, Sabina Izetbegović adlarında çocukları oldu.
2.eşi: Melika Salihbegović (e. ?–2003)

Aliya İzzetbegoviç, 19 Ekim 2003 tarihinde Saraybosna, Bosna-Hersek’de 78 yaşında ölmüştür. Aliya İzzetbegoviç’in son görüştüğü devlet adamı ise Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan oldu.

Aliya İzzetbegoviç’in yaşamını konu alan Alija dizisi TRT tarafından 2018 senesinde yapıldı.

Kitapları :
– Konuşmalar
– İslam Deklarasyonu ve İslamî Yeniden Doğuşun Sorunları
– Tarihe Tanıklığım
– Özgürlüğe Kaçışım: Zindandan Notlar
– Doğu ve Batı Arasında İslam
1983 – İslamî Manifesto
1970 – İslamî Manifesto

ALİYA İZZETBEGOVİÇ’İN TARİHE GEÇEN SÖZLERİ
– “Her şeye kadir olan Allah’a andolsun ki köle olmayacağız.”
– “Ölmeye hazır olan insanlar, ölmeye hazır olmayanlara karşı galip gelirler.”
– “Savaşta büyük zulme uğradınız. Zalimleri affedip affetmemekte serbestsiniz. Ne yaparsanız yapın, ama soykırımı unutmayın. Çünkü unutulan soykırım tekrarlanır.”
– “Bir kelimeyi hiç aklınızdan çıkarmayın: Devlet. Devletin ne kadar mühim olduğunu hepimiz idrak etmeliyiz. Devletsiz bir millet boşluğa düşer, rüzgarda savrulup gider.”
– “Kabile ve ulusun dar sınırlarından kurtulmak için kendinizi Müslüman olarak düşünmeye başlayın.”
– “Nefrete nefretle cevap vermeyin. Bosna için nefret çıkmaz sokaktır. Nefret yalnızca bizim ruhlarımızı zedelemiyor, Bosna’nın özünü de zedeliyor.”
– “Hukuk benim için yalnızca meslek değil inancım, yaşam tercihim ve hayat felsefem.”
– “Din hurafeleri yok etmezse, hurafeler dini yok eder.”
– “Kur’ân edebiyat değil, hayattır; bundan dolayı O’na bir düşünce tarzı değil, bir yaşama tarzı olarak bakılmalıdır.”
– “Geleceğimizi geçmişimizde aramayacağız. Kin ve intikam peşinde koşmayacağız.”
– “Ey teslimiyet, senin adın İslam’dır!”
– “Hayat kısa sözüne hiç itibar etmedim. Çünkü yeterince uzun yaşadığımı düşünüyorum.”
– “Ben Avrupa’ya giderken kafam önümde eğik gitmiyorum. Çünkü çocuk, kadın ve yaşlı yaşamını kaybettirmedik. Çünkü hiçbir kutsal yere saldırmadık. Oysa onlar bunların tamamını yaptılar. Hem de Batı’nın gözü önünde; Batı medeniyeti adına.”
– “İnsan şahsiyetini alçaltan, onu eşyayla bir tutan her şey gayri insanidir.”
– “Ben dindarlığımı annemin dindarlığına borçluyum.”
– “Balığın suda yaşaması gibi dünyanın içinde yaşadığı çevre Kur’ân ve İslâm’dır.”
– “Müslümanların hızla artan büyük nüfusuyla övünmemiz, bana şişmanlığıyla övünen ve aldığı yeni kilolardan haz duyan bir adamı hatırlatıyor. Ruhumuza, akılımıza ve başarılarımıza vurgu yapmaya ne zaman başlayacağız? Küçük ve kırılgan bir insanda bile insanlığa katkıda bulunabilecek büyük bir ruh bulunabilir. Gücümüz, bilimimiz, edebiyatımız nerede? Nerede buluşlarımız, küllî iyiliğe katkılarımız?”

Kaynak:Bilgisayfam.net

bestnich altyazılı porno porno nulled script