Muhittin Sebati Kimdir? Evi nerede? Nerede oturuyor?

Muhittin Sebati kimdir?, Muhittin Sebati kaç yaşında?, Muhittin Sebati evi nerede?, Muhittin Sebati nerelidir? Muhittin Sebati ev adresi?, Muhittin Sebati kaç yaşında?, Muhittin Sebati nerede oturuyor?, Muhittin Sebati nerede yaşıyor? gibi sorularınızı yanıtlamak için Muhittin Sebati hakkında ayrıntılı bir biyografi sayfasını siz değerli okurlarımız için bir araya getirdik. ??.??.1901??.??.1932 senesinde doğan Muhittin Sebati şu an için 31 yaşında ve burcundandır. Muhittin Sebati doğum yeri ise Amasyaİstanbul olarak bilinmektedir. Meslek yaşamını ise Ressam olarak devam ettirmektedir.

Muhittin Sebati Kimdir? – Muhittin Sebati Evi Nerede? – Muhittin Sebati Nerede Oturuyor?

Muhittin Sebati Kimdir?, evi nerede?

Kısa bir hayat sürmesine rağmen Cumhuriyet’in ilk kuşak sanatçıları içerisinde olan mühim bir yer edinmiş, ressam ve heykelcimizdir.

Muhittin Sebati, 1901 senesinde Amasya’da doğmuştur. Küçük yaşta annesini ve babasını kaybeden Muhittin Sebati, ilkokul, orta ve lise öğrenimini 1908 senesinde girdiği İstanbul Darüşşafaka’da 1920 senesinde bitirdi. Darüşşafaka’da öğrenci iken o zamanda aynı okulda okuyan ve kendisi gibi resimle ilgilenen Mahmut Cuda’yla tanışması ve arkadaş olması ve de resme olan ilgisinin gün geçtikçe artması, Cuda’nın Sanayi-i Nefise Mektebi’ne gitme önerisini değerlendirdi ve 1921 senesinde kayıt yaptırarak Hikmet Onat ve İbrahim Çallı’nın öğrencisi oldu.

Beyazıt Cami Avlusunda, 1917

Muhittin Sebati, 1920 senesinde resim ve tiyatroya olan ilgisi ve sanatsal etkinliklere katılma cesaretiyle aynı yıl Galatasaray Sergileri’ne ilk olarak “Çarşamba’da Bir Sokak” ve “Zincirlikuyu” adlı çalışmalarıyle katıldı. 1922 senesinde yaz zamanında dört, 1922 senesinde ise beş eserle Galatasaray Sergileri’ne katıldı. 1923 yaz zamanında bu kez yedi eserle katılan Muhittin Sebati, eserleri dikkat çeken sanatçılar içerisinde yer aldı.

Sanayi-i Nefise Mektebi‘ne giderken bir müddet belediye dairesinde çalıştı.

Muhittin Sebati; Refik Fazıl Epikman, Ressam Elif Naci, Ressam Ali Avni Çelebi, Cevat Dereli, Fahrettin Arkunlar, Hamit Görele, Halil Dikmen, Eşref Üren, Cemal Tollu, Turgut Zaim gibi Cumhuriyet döneminin ilk ve en mühim ressamları arasına girdi.

1923 senesinde kendi olanaklarıyla kısa süreli Paris’e giden Muhittin Sebati, 1924 senesinde son kez Galatasaray Sergileri’ne katıldıktan sonra açılan burs sınavını kazanarak burslu olarak 1925 senesinde tekrar Paris’e gitti.

Muhittin Sebati, Paris’te Académie Julian’de ve Ecolé Nationale des Arts Décoratifs Heykel Bölümü’nde Albert Laurens atölyesinde Paul Landowski ve Jules Joseph Lefebvre atölyelerinde eğitim gördü. O tarihlerde Paris’te bulunan dostları Nurullah Berk, Mahmut Cuda, Şeref Akdik, Cevat Dereli, Hale Asaf, İsmail Hakkı Oygar, Refik Fazıl Epikman ile birlikte sık sık gittikleri sanatçı kahvelerinde düşünülen sanatsal projelere katkıları oldu. Burada, atölyenin dışına taşan sanat eğitimi müzelerle, sergilerle devam etmiştir. Paris’te, 20.yüzyıl başında yaşanan Fovizm, kübizm gibi akımları yakında zamandan tanımak fırsatını buluyordu. Bu akımlardan edindiği izlenimlerini kendi resim sanatında sentezlemeye çalışan arayışlar içindeydi.

Kendilerinden önceki kuşakların izlenimci yaklaşımını aşan bir tarzı benimsemiş olan Muhittin Sebati, yurt dışından aldığı izlenimlerle bu yaklaşımları bütünleştirmiş Cumhuriyet sonrası modernleşme sürecinin mühim isimlerinden birisi olmayı başarmıştı.

Paris’te bulunduğu senelerda Raffaello Santi’yi ve Michelangelo Buonarroti’ı inceleyen Muhittin Sebati bu ressamların eserlerinin kopyalarını yapmakla da meşgul olmuştu. Muhittin Sebati hakkında bir makale yazan Nurullah Berk, onun Paris senelerı hakkında şu bilgileri aktarmıştır. ” Bernard Palissy Sokağı 14 numarada matmazel Pons adlı bir bayanın idare ettiği Hôtel Mireille’de bir oda kiralamıştır. Burası bunun yanında Paris’te bulunan birden fazla Türk sanatçısının ikamet ettiği bir adrestir.”
“Derhal mutat titizliğiyle odayı süslemiş, yere yeni bir halı sermiş, masanın örtüsünü değiştirmiş, oracıkta, bu kırmızı taş zeminli küçük odada kendine bir âlem yaratıvermişti. Matmazel Pons Sebati’yi derhal anlamıştı. Ona bir ana şefkatiyle bakıyordu. Hepimizinkinden evvel Sebati’nin sobası yanar, kahvaltısı giderdi. İlkönce temizlenen, düzeltilen onun odasıydı.”

Muhittin Sebati, Paris’te Académie Julian’de Albert Laurens atölyesinde Tezyini Sanatlar Okulu Heykel Bölümü’ne de devam ederken okulun heykel bölümün büyük ödülünü kazandı. 1927 senesinde “Heykel Bölümü birincilik Ödülü”nü kazanan Muhittin Sebati, 1928 senesinde İstanbul’a döndü.

1928 senesinde aldığı bursa karşılık MEB’daki mecburi hizmeti için Ankara Erkek Lisesi’ne resim öğretmeni olarak atanarak vazifeye başladı. Muhittin Sebati, Müstakil Ressamlar ve Heykeltraşlar Birliği’nin Ankara Etnografya Müzesi sergisine katıldı. Söz konusu olan bu sergide bulunan eserleri, özellikle dinamik bir atmosferle çevrelenen hareketli kent görüntüleri ve natürmortları ilgi çekti. Muhittin Sebati, 1929 Nisan ayında Ankara Etnoğrafya Müzesi’nde açılan “Birinci Genç Ressamlar Sergisi”ne sekiz tablo, dört kroki ve heykel ile katıldı.

Muhittin Sebati, Türkiye’de akademik-empresyonist kuşağa karşı, yenilikçi akımları özendirmek maksadıyla, 15 Temmuz 1929 tarihinde Refik Fazıl Epikman, Cevat Dereli, Şeref Akdik, Mahmut Cuda, Nurullah Berk, Hale Asaf, Ali Avni Çelebi, Ahmet Zeki Kocamemi, Muhittin Sebati, Ratip Aşir Acudoğlu, Fahrettin Arkunlar’dan oluşan sanatçılarla birlikte Müstakil Ressamlar ve Heykeltraşlar Birliği’nin kuruluşuna katıldı ve ilk başkanı oldu.

Bir ay sonra İstanbul Türk Ocağı’nda açılan birliğin güz sergisinde Muhittin Sebati’nin “Genç Kız Portresi” serginin en fazla konuşulan eseri oldu. Birliğin Ankara Türk Ocağı sergisinde ise “Kadın Büstü”, ”Mimar Sinan” ve “16 Mart Abidesi taslakları ile ressamlığından çok heykeltıraşlığı dikkat çekti. 16 Şubat – 15 Mart 1931 tarihleri içerisinde Beyoğlu İstiklal Caddesi Moskovit Salonu’nda açılan Birliğin dördüncü sergisinde sanatçının “Bir Adam Portresi”, “Oda Dahili”, “Karşıki Ev”, “Elmalar”, “Natürmort”, “Genç Kız”, ile “ Bir Adam Başı”, “Bir Kız Başı”, ve “Şehzade Başında Şehit edilen İki Nöbetçi İçin Abide Taslağı” heykelleri bu serginin baş yapıtları içerisinde yer aldı.

Paris‘teki eğitimi esnasında Paul Cézanne‘ye karşı eğilimli geç Kübizim anlayışının renksizliğine renk getiren bir resim eğilimiyle şekillenen bir sanat anlayışına sahip olmuştur.

1931 senesinde zafiyet geçiren ve tüberküloz olan Muhittin Sebati tedavi için İstanbul’da Eyüp ortaokuluna atandı. Fakat İstanbul Haydarpaşa Hastanesi’ndeki nasıl tedavi edileceğine rağmen Muhittin Sebati, 1932 senesinde İstanbul’da Haydarpaşa Hastanesi’nde 31 yaşında ölmüştür.

Çok genç yaşta ölen Muhittin Sebati, Hale Asaf‘la birlikte Türk resim sanatına birden fazla katkı yapabilecekken fazla erken yaşlarda ölen tecrübeli ressamlarımızdan birisi olmuştur.

Bebek Çeşmesi, 1922

Muhittin Sebati’nin Atik Ali Paşa Camii – 1922

Muhittin Sebati 1922 senesinde daha Akademi’de öğrenciyken yaptığı mimari arka planlı resimlerinden “Atik Ali Paşa Camii”ni hocası İbrahim Çallı’nın etkisinde kaldığı pitoresk bir bakış açısıyla ele almış.

Genelde artizlenimcilik akımının temsilcisi olan Muhittin Sebati’nin Ankara‘dan peyzaj, Sacit Tezelli’nin portresi, Şapkalı natürmort, Elmalar vb. ünlü eserleri, İstanbul Resim ve Heykel Müzesi’nde yer alıyor.
Kaynak:Bilgisayfam.net

porno izle cm to inches
bestnich altyazılı porno porno nulled script