Okkalı sözler paylaşımımız da en güzel okkalı sözler, arabaya yazılacak okkalı yazılar ve sevgiliye söyleyecek okkalı laflar yer almaktadır.
Okkalı Sözler
Bizim rengimiz belli. Yanardönerli olanlar düşünsün.
Sen adam olmazsın da işte bakma bende ki bu sevda oldukça uslanmaz bu gönül.
Ben sana hep baston olacağım diyordum. Tamam, kırıktım ama destek olsam daha çok düşürürdüm.
Sen seni seven bir kalbi mezara diri diri gömdün. Bu dediğim sana yaşarken de ölmeyi öğretir.
Merak etme gün gelir bu da geçer. Kimler geçmedi ki, senin yokluğun benim huzurum.
Ölümden öte yol yok dedim inanmadın. Senden öte yol yok dedim anlamadım. Ben bittim, yol bitti sen bilmedin.
Sensizlik değil de zor olan, sensiz yaşamaya alışmak beni zorlayan.
Bir gün olur da geri dönmek istersen o park çoktan yakıldı haberin olsun. Bu gönüle ikinci bir dava gerekmez.
Bir bardak kırıldığında nasıl parçaları birleştirilmezse, bizim sevdamız da öyle birleştirilemez.
İnsan olsan severdim. Ama insanlıktan nasibini almamış adamlar gibi varlığın olduğu sürece sevgi haram.
Ne sen benim ağırlığımı taşıyabilirdin ne ben bu yükün altına seni koyabilirdim. Sen gittin biz bittik.
Asıl olan sensen eğer, var olan kimdi? Söyle şimdi bir kalpte iki kişi yaşamaya alışmak ne denli kolay?
Daha fazlası için Kısa Sözler
Senin uğruna bir ömür harcamışken, bir bez parçası gibi bir köşeye atman hayatta öğrenmem gereken hangi sorunun cevabı olacaktı.
Kahkahası çok olanın içinde çok büyük fırtınalar koparmış. İçimdeki dünyayı bir anlatsam o denizde boğulursun.
Senin yokluğun koymaz da bana, benim varlığım ağır gelir sana. Taşıyamazsın heba olur yılların.
Sen şimdi gidiyorsun ya, sanma ki bende kaldı bir yarın. İnsan yaşattığını yaşar, öyle gider bugün yarın.
Kimse bilmez içinde kopan fırtınaları. En zoru da budur ya gider bir kaşık sevdada boğulursun.
Sen yanmazsan ben yanmazsam biz yanmazsak ne olur bu sevdanın hali.
Bugün bundan sonraki hayatının ilk günü. Yaşamayı iliklerine kadar hissedeceğin o günlerde gelecek elbet.
Bir sabah bir bakmışsın canın taze ekmek çekmiş. Çıkmışsın sokağa ciğerlerin yırtılana kadar koşuyorsun. Ama sevmek nasıl güzel nasıl.
Sende gördüklerimi görecekler diye ödüm kopuyor ve karmakarışık oluyor kalbimin her bir zerresi.
Bir yol vardı yürüdüm ama hiç ettim dersin. Bir kız vardı çok sevdi ama bilemedim diye de eklersin.
Yokluğun değilmiş zor olan. Zor olan yokluğuna alışmakmış. Asıl olan buymuş farkına varmadan
Adam olsan da evine bir ekmek getiremediğin günlerin ağırlığını iliklerine kadar hissetsen, işte o zaman değerimi bilsen.
Vazgeçilmez insan yoktur. Zaman gelir el üstünde tuttuğun her insanın gözünün içine baka baka katil olursun. İşte o zaman büyürsün.
Bir gün anlayacaklar iş işten geçtiğinin farkına varacaklar İşte tam da o zaman geri dönüp geldiğin bu evin kapısı çoktan kapanmış olacak.
Sen seni senden çok seven bir kalbin katili. Ben seni senden çok seven bir kalbin tarifi.
O kadar yanlış bir dünya ki yaşadığımız çağ. Ne çocuklar çocuk ne kadınlar kadın ne de adamlar gram adam.
Yüreğinin en kuytu köşesinde bana da bir yer ayır güzelim. Bakarsın bir gün geri dönerim.
Sevgisizlikten yakınan her kalp başka bir kalbin katilidir ve kimse kimsenin yarasına talip olmaz.
Ben garip sen güzel dünya umutlu demiş şair. Öyle değil güzelim ben güzel sen garip dünya boş.
Üç günlük dünya için bir yüreği yangın yerine çeviriyorsunuz. Yapmayın bir gün bir bakmışsınız o yürekte küle dönmüşsünüz.
Sen hangi acının günahını çektin de bana sevabını bıraktın. Bir kalpte iki aşk hüküm sürmez.
Siz sizi canından çok seven insanların kalbine o ateşi düşürdüğünüz de kaybettiniz aslında. O kalbi yakıp gittiğinizde değil.
Ölüm bir kerelik. Dünya bir kefenlik. Kefenin cebi delik. Senin ruhun yenik.
Şimdi sensizliğin ertesindeyken, bana bensizlikten bahsetme. Ölüm var ve yarın çok geç olacak.
Kalbinizin en kuytu köşesinde uykuya yatırdığınız o güzel insanlar gün gelecek o uykudan uyanacak. O güne kadar aslanı uykudan uyandırmamaya gayret edin.
Seni bir gün, seni her gün, seveceğim dedi, arkasına dönüp giderken, ışıklarımı da aldı gitti.
Bir hiç uğruna koca ömrü heba edenler, bir güzel uğruna da yakıp yıkıyorlar. İşte adamlık kaliteye göre dönüyor gidenler.
Hayatınızda yeri olmayana bırakın yol verin gitsin. İşte yol o günden sonra güzeldir. İşte o zaman çiçeklenir.
Ve siz güzel kızlar. Bir gün büyüyüp kocaman bir kadın olduğunuz da atınız olsun ki, özgürce bir yaşam her zaman peşinizden gelsin.
Seven sevdiği için yanmayı da göze almalı, yanmayacaksa buhar olup uçmalı.
Her yüzüne güldüğümüz değil miydi zaten bizi bizden eden. Bırakın giden gitsin yoluna, herkes kendi sonuna.
An gelir alıp başımı giderim. An gelir yakar yıkar geçerim. Çünkü ben böyle güzelim.
Giden gitmiştir demekle yaralar kapanmıyor, giden kişi kolaylıkla geriye dönmüyor.
Kalbinin güzelliği yüzüne yansıyan insandan korkmayın. Çünkü sadece öyle insanlar size gülümseyerek bakar.
Bir hatayı yapan bir kez daha yapar. O yüzden giden gittiğiyle siz de yürüdüğünüzle kalın.
Kapımızda kul köle olanlar şimdi krallık taslıyor. Adamlık gökten değil yürekten yağar.
Sensiz kalmak değil beni korkutan. Sensizlik beni zora sokan.
Yetimin ahı mazlumun ahını ezer geçer. Sen ahınla kalırsın, yanan yandığıyla.
Unutma sen gitmek için can atarsan, bende yolculamak için gün sayarım. Bu da benim eyvallahım
Eteklerinin altındaki taşları dökmek için insanları zaaflarından vuranlar, şimdi kendi taşlarını toplayamaz olmuşlar.
Ederi kadar eder, gideri kadar gider. Bizde de söz böyle biter.