Prof.Dr.Ayşegül Füsun Eyüboğlu Kimdir? Evi nerede? Nerede oturuyor?

Prof.Dr.Ayşegül Füsun Eyüboğlu kimdir?, Prof.Dr.Ayşegül Füsun Eyüboğlu kaç yaşında?, Prof.Dr.Ayşegül Füsun Eyüboğlu evi nerede?, Prof.Dr.Ayşegül Füsun Eyüboğlu nerelidir? Prof.Dr.Ayşegül Füsun Eyüboğlu ev adresi?, Prof.Dr.Ayşegül Füsun Eyüboğlu kaç yaşında?, Prof.Dr.Ayşegül Füsun Eyüboğlu nerede oturuyor?, Prof.Dr.Ayşegül Füsun Eyüboğlu nerede yaşıyor? gibi sorularınızı yanıtlamak için Prof.Dr.Ayşegül Füsun Eyüboğlu hakkında ayrıntılı bir biyografi sayfasını siz değerli okurlarımız için bir araya getirdik. ??.??.1965 senesinde doğan Prof.Dr.Ayşegül Füsun Eyüboğlu şu an için 56 yaşında ve burcundandır. Prof.Dr.Ayşegül Füsun Eyüboğlu doğum yeri ise Ankara olarak bilinmektedir. Meslek yaşamını ise Doktor olarak devam ettirmektedir.

Prof.Dr.Ayşegül Füsun Eyüboğlu Kimdir? – Prof.Dr.Ayşegül Füsun Eyüboğlu Evi Nerede? – Prof.Dr.Ayşegül Füsun Eyüboğlu Nerede Oturuyor?

Ayşegül Füsun Eyüboğlu Kimdir?, evi nerede?

Prof. Dr. Ayşegül Füsun Eyüboğlu, Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesidir.

Ayşegül Füsun Eyüboğlu, 1965 senesinde Ankara’da doğmuştur. ilkokuldan sonra 1976-1983 senelerı içerisinde ortaokul ve liseyi Ankara’da Atatürk Anadolu Lisesinde okudu. 1983-1990 senelerı içerisinde Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesinde eğitimini tamamlayıp doktor olarak mezun oldu. 1991- 1996 senelerı içerisinde Ankara Atatürk Göğüs Hastalıkları ve Cerrahisi Merkezinde Göğüs Hastalıkları ve Tüberküloz Uzmanlık eğitimini yaptı.

Ayşegül Füsun Eyüboğlu, 1990 senesinde Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesinden doktor olarak mezun olduğunda atandığı Uşak Devlet Hastanesi Acil Servisinde Pratisyen Doktor olarak 1991 yılına kadar görev yaptı.

Prof. Dr. Ayşegül Füsun Eyüboğlu,1994- 1996 senelerı içerisinde Doktora Sonrası Araştırmacı olarak ABD’de Pennsylvania Üniversitesi Göğüs Hastalıkları ve Yoğun Bakım Bölümü, Pulmoner İmmünoloji Ünitesinde Granülomatoz hastalıklar immunolojisi çalışmalarında bulundu.

1997-1999 senelerı içerisinde Ankara’da Uzman Doktor olarak Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi, Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalında görev yaptı. Burada 2000 senesinin Kasım ayında Yardımcı Doçent, 2007 senesinin Nisan ayında Profösör oldu.

Ayşegül Füsun Eyüboğlu, Başkent Hastanesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı doktoru olarak görev yapmaya devam ediyordir.

Prof. Dr. Ayşegül Füsun Eyüboğlu, 10 Ocak 2020’de oluşturulan Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesidir.

2019 Aralık ayında Çin‘de nükseden koronavirüs (Kovid-19) ile birlikte Dünya Sağlık Örgütü böyle bir pandemik hastalığın varlığını ortaya koydu. Daha sonra ise Sağlık Bakanlığı doğru kararlar verebilmek için öğretim üyelerinden oluşan bilim kurulu kurma kararı aldı.

Koronavirüs Bilim Kurulu’nda bulunan bazı isimler şu biçimde:
Prof. Dr. Ateş Kara,
Prof. Dr. Tevfik Özlü,
Prof. Dr. Alpay Azap,
Prof. Dr. Canan Ağalar,
Prof. Dr. Recep Öztürk
Prof. Dr. Mehmet Ceyhan
Prof. Dr. İlyas Dökmetaş

Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Füsun Öner Eyüpoğlu, koronavirüsün sigara içen bireylerde tesirinin daha fazla olduğunu altını çizerek “Sigara içenlerde akciğer hücreleri yüzeylerinde gelişen değişiklikler neticesinde koronavirüslerin solunum yolu hücrelerine girişi kolaylaşıyor” dedi. Türk Toraks Derneği Solunum Sistemi Enfeksiyonları Çalışma Grubu Üyesi ve Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Füsun Öner Eyüboğlu astım, KOAH ve solunum sıkıntısı yaşayan, sigara kullanan bireylerde koronavirüsün oluşturduğu etkileri anlattı. Prof. Dr. Eyüpoğlu üst solunum yolu enfeksiyonları ve akut bronşitin yüzde 90-95 oranında nedeninin virüsler olduğunu, genellikle grip virüsü dışında, solunum yolu enfeksiyonlarına yol açan virüslere yönelik etkin bir ilaç ya da aşı bulunmadığını dile getirdi. Prof. Dr. Eyüpoğlu, antibiyotiklerin yalnızca bakteriler ile gelişen enfeksiyonlarda etkili olduğunu, virüs enfeksiyonlarında tercih edilmediğini bildirerek virüs enfeksiyonlarının şiddetinin iki etkene göre farklılık gösterebildiğini dile getirdi.

‘SİGARA SAVUNMA SİSTEMİNİ BOZAR’
Prof. Dr. Eyüpoğlu, sigara içenlerde koronavirüsün etkilerinin daha fazla hissedilebileceğini kaydederek “Bağışıklık sistemi virüsü yenmekte mühim bir faktördür. Genel olarak, bağışıklık sistemimiz yaşlılarda, altta yatan kronik hastalığı olanlarda, kanser hastalarında, iyi beslenmeyenlerde, bedensel ya da ruhsal olarak aşırı yorgun olan bireylerde daha zayıf oluyor. Bu bireylerde virüs enfeksiyonları daha ağır seyrediyor. Tütün ve tütün ürünleri sigara, nargile gibi kullanımı da solunum yollarının savunma mekanizmalarını bozuyor ve COVID-19 dahil birden fazla solunum yolu enfeksiyonunun gelişimini kolaylaştırıyor. Sigara içenlerde akciğer hücreleri yüzeylerinde gelişen değişiklikler neticesinde koronavirüslerin solunum yolu hücrelerine girişi kolaylaşıyor. Salgın sürecinde yapılan çalışmalarda sigara içenlerde ağır zatürre ve solunum yetmezliği ile seyreden COVID-19 vakalarının daha sık olduğu ve bu grupta can kaybınin daha yüksek olduğu saptanmış. Sigara, hava yolları ve akciğer dokusunda savunma sistemini bozar. Bu sebeple her çeşit enfeksiyon daha kolay gelişir ve ağır seyreder. Solunum yetmezliği daha kolay gelişir. Bu sebeple sigara kullanan vatandaşlarımızdan birden fazla hastalığın mühim nedeni olan sigarayı en kısa bir sürede bırakmalarını tavsiye ediyorum” diye konuştu.

‘HAYVANLARDA KONAKLAYAN VİRÜS İNSANA BULAŞIYOR’
Prof. Dr. Eyüpoğlu, bazı solunum virüslerinin ana konağının çeşitli hayvanlar olduğunu anımsatarak “Misal verilecek olursa influenza virüsünün ana konağı su kuşlarıdır. Günümüzdeki son hastalığa neden olan koronavirüsün de ana konağının yarasalar olabileceği düşünülüyor. Hayvanlarda konaklayan, fakat geçirdikleri mutasyonlar sonucu insan hücrelerini de enfekte eden bu virüs artık insandan insana bulaşıyor. Solunum yoluyla bulaşan virüs hızla yayılarak dünya nüfusunu etkiliyor. Koronavirüsün kuluçka dönemi 2-14 gün içerisinde. Kuluçka dönemi esnasında hastalık belirti vermiyor. Temel olarak ateş, öksürük ve nefes darlığına yol açıyor. Bazı hastalarda boğaz ağrısı ve burun akıntısının da olduğu görülüyor” dedi.

‘GEREKMEDİKÇE HASTANEYE GİTMESİNLER’
Prof. Dr. Eyüpoğlu, KOAH gibi kronik akciğer hastalarının kapalı ve kalabalık mekanlarda bulunmaktan kaçınmalarını önererek, “Bu bireylere gerekmedikçe hastaneye gitmemelerini öneriyoruz. Çünkü hastaneler kalabalık ve KOAH hastalarının bu virüsü kapmaları mühim bir sağlık problemi haline dönüşebilir. Bunun yanında 60 yaş üstü vatandaşlarımız da kalabalık ve kapalı mekanlarda bulunmaktan sakınmaları COVID-19 riskini düşürecektir. COVID-19’a yönelik halen etkin bir ilaç geliştirilmedi. Yine bu enfeksiyondan koruyacak bir aşı da halen mevcut değil. Aşı geliştirme çabaları en az üç ülkede Çin, ABD ve İngiltere’de başladı. Ancak herhangi bir aşının en acil koşullarda bireylerin kullanımına sunulması en az 12 aylık bir süre gerektiriyor” ifadelerini kullandı.

‘VİRAL ENFEKSİYON İLAÇLARINI KOMBİNE EDİYORUZ’
Prof. Dr. Eyüpoğlu, koronavirüse karşı birebir etkin bir ilaç olmadığını tekrarlayarak, “Elimizde var olan bu tip viral enfeksiyonlar bu tip enfeksiyonlarda tercih ettiğimiz ilaçları kombine ediyoruz. Daha çok Çin ve diğer ülkelerdeki tecrübelerden yararlanmaya çalışıyoruz. Antibiyotik mutlaka kullanılıyor. Kronik hava yolu hastalığı olan bireylerde solunum sıkıntısı daha ağır seyredebilir. Yine bu hastalığını yüzde 15’i ağır solunum sıkıntısıyla gidebilmekte. Ve bunların da bir kısmı ne yazık ki yoğun bakımlarda kaybedilmekte. Yoğun bakım desteği gerektiren hastalara farklı formlarda solunum yoluyla alınan nefes açıcı ilaçları uyguluyoruz” dedi.
Kaynak:Bilgisayfam.net

bestnich altyazılı porno porno nulled script